“DENİZLERİN DİNMEZ KASIRGASI”  BARBAROS’U SEVMEK İÇİN 10 NEDEN!

1: Osmanlı’nın ilk Kaptan-ı Deryası Barbaros Hayrettin Paşa, ölümünün üzerinden yüzyıllar geçmesine rağmen, denizcilik tarihinin en büyük isimlerinden biri olarak kabul edilir. Asıl adı “Hızır Reis” olan Barbaros Hayrettin Paşa, Vardar Yenicesi’nden Midilli’nin fethi sonrası buraya yerleşen sipahi Yakup Ağa’nın oğlu olarak 1478’de dünyaya geldi. Hızır Reis’e, “dinin hayırlısı” anlamına gelen “Hayrettin” adı Yavuz Sultan Selim tarafından verildi. Kızıla çalan sakalı yüzünden Avrupalılar ona “Barbarossa” adını verdi. Bu ifade Türkçede “Barbaros” oldu.


2: Çağdaş kaynaklara göre Barbaros iri yapılı, kumral tenli idi. Saçı, sakalı, kaşları ve kirpikleri çok gürdü. Ömrü denizlerde geçtiğinden Rumca, Arapça, İspanyolca, İtalyanca ve Fransızca gibi Akdeniz dillerini çok iyi bilirdi. Ayrıca mûsikîyi de çok severdi. İlim ve sanata büyük önem verirdi. Son derece cömertti.


3: Tam bir insan sarrafıydı. Yetenekli ve zeki insanları anında keşfeder ve buna uygun görevler verirdi. Ayrıca takdir etmesini de çok iyi bilirdi. Düşmanı bile olsa, işini iyi yapanlara büyük saygı duyardı.


4: Denizlere hâkim olanın, bütün dünyaya hâkim olacağını çok iyi biliyordu. Çabuk karar alır ve aldığı kararı vakit kaybetmeksizin uygulardı. Ayrıca çok iyi bir ekibi vardı. Turgut Reis, Hasan Reis, Sihirbaz lakaplı Sinan Reis, Salih Reis, şeytan döven Aydın Reis gibi…


5: Osmanlı deniz teşkilâtının kalbi diyebileceğimiz Tersane-i Amire’ye çekidüzen verdi. Gemi tasarımları ve inşa teknikleri konusunda kendi tecrübelerini uygulamaya koydu ve denizlerde kendi adıyla anılan “Barbaros Çağı’nı” başlattı.

6: Barbaros Hayrettin Paşa döneminde Osmanlı denizciliği gücünün zirvesine ulaşmış, Akdeniz âdeta bir “Türk gölü” hâline gelmiş, onun mektebinde yetişen değerli denizciler ve teşkilâtlı tersane sayesinde Osmanlı, denizlerde altın çağını yaşamıştır.


7: Denizler tek bir devlet olsaydı bu devletin hükümdarı şüphesiz Barbaros Hayrettin Paşa olurdu. Sefere veya tatbikata çıkan bütün gemiler, –bu günümüzde de geçerlidir– önce Beşiktaş’taki Barbaros Türbesi’ne selam verir, top atışı yapar, sirenlerini öttürürdü. Osmanlı’da kaptan-ı deryalık görevine gelenler, hilatlerini onun türbesinde giyer ve öyle göreve başlardı.

8: İspanyollardan gördükleri zulüm sebebiyle Endülüs’ten ayrılmak zorunda kalan 70 bin Müslümanı, Türk gemileriyle Cezayir ve Afrika sahillerine taşıyan ve muhtemel bir soykırımdan kurtaran kişi Barbaros Hayrettin Paşa’dır. O, mazlumların babasıdır.


9: Türk denizcilik tarihinin en parlak zaferi olan ve Osmanlı’yı zirveye taşıyan Preveze Deniz Zaferi’ni yaşatan kişi Barbaros Hayrettin Paşa’dır. Savaşın kazanıldığı 27 Eylül tarihi, her yıl ülkemizde “Deniz Kuvvetleri Günü” olarak kutlanmaktadır.


10: Türk denizcilik tarihinin babası olarak kabul edilir. Kendinden sonra gelen tüm denizciler, onu örnek almıştır. Yahya Kemal, onu şu dizelerle anmaktadır:
“Deniz ufkunda bu top sesleri nereden geliyor?
Barbaros, belki, donanmayla seferden geliyor!
Adalar’dan mı? Tunus’dan mı, Cezayir’den mi?
Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi
Yeni doğmuş aya baktıkları yerden geliyor;
O mübarek gemiler hangi seherden geliyor?”