Edebiyatımızda oldukça önemli bir yeri olan Cemil Meriç, kendisini sadece yazar olarak nitelendirmiyor, her fırsatta bir düşünür ve bir fikir adamı olduğunu dile getiriyor. Hatta kendisini şu şekilde tanımlıyor;
Kimim ben? Hayatını Türk irfanını ağlayan münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi… Cemil Meriç, fikirlerini dile getirmeyi ve insanları ulaşabilmeyi çok seviyor. Bu kitapta Cemil Meriç’in bugüne kadar günlüklerinde yazan ya da sohbetlerde geçen cümleleri ve ülke hakkındaki, dış dünya hakkındaki fikirleri yer alıyor.
Kitabı okurken bir yandan Cemil Meriç’in fikirlerine ulaşabilirken diğer yandan da dönemin toplumsal hayatı hakkında fikirler ediniyoruz. Cemil Meriç, özellikle Doğu-Batı çatışması ve doğunun batının getirdikleri götürdükleri gibi konuları çok güzel bir şekilde işlemiş. Cemil Meriç ile tanışmak isteyen herkesin okuması gereken bir kitap Bu Ülke.
Dönüşüm kitabı Gregor Samsa’nın bir sabah uyandığında kendisini bir böceğe dönüşmüş olarak bulması ve çevresinin de bunu fark etmesiyle beraber değişen ilişkileri oldukça anlaşılır bir dille aktarıyor Kafka. Kitap her yeni okumada bir başka detayı daha fark ettiren cinsten. Kitap, otorite ve birey arasındaki ilişkilerin dayandığı temelleri ve bu temellerin sarsılması durumunda nasıl muamele göreceğimizi işliyor diyebiliriz. Ailemizin ve toplumun bizden beklediği gibi davranmadığımızda nelerle karşılaşabileceğimiz
Dönüşüm kitabında tüm gerçekliğiyle yüzümüze çarpılıyor. Aslında yeryüzünde böceklere ne kadar benzediğimizle yüzleşmek istiyorsak Franz Kafka’nın bu eserine şans verebiliriz.
Kitabın kahramanı psikoloji bölümü okuyan Timur adında bir genç. Sevdiği kadına evlenme teklif eden ve bu teklifi reddedilen Timur, depresyona girmek üzereyken Yakup Bey ile karşılaşıyor ve ikili arasında bir sohbet başlıyor. İkili her buluşmada İstanbul’un bir başka güzel mekânı dolaşıyor ve muhabbet ediyorlar. Yakup Bey hem Timur’a hem de okurlara günlük hayattaki problemlerin altında yatan asıl sebepleri nahif bir dille anlatıyor. Bireyi “kalıplanmış” ve “geliştirilmiş” olarak ikiye ayıran bu kitap hayatınıza yeni bir pencere katacak.
“Yakup Bey’e o gün benim yüzümde gördüğü ifadenin neyi belirttiğini sorduğumda “Özünü bulamamış, duygu, düşünce ve davranışlarıyla yaşamı özgürce kucaklayamayan, karşılayamayan inanın iç burukluğunu ve acısını gördüm yüzünüzde.” demesi zihnime bir ok gibi saplandı.”
