Tarîhî Mimarisi ile Özbekistanı Turluyoruz

Yüzyıllardır ilim merkezi, köklü kültürü ve tarihî mimarisi ile ünlü, kadim şehir Semerkant sokaklarında kayboluyoruz…

MÖ 6. yüzyılda Persler tarafından kurulan, İslâm’ın kubbesi ve dünya cennetlerinin en önde geleni, kâğıdı ile meşhur, İslâm mimarisinin en güzel örneklerini barındıran Semerkant; Özbekistan’ın en büyük ikinci, tarihî ve sosyokültürel açıdan en önemli şehridir. 2500 sene öncesine dayanan tarihiyle Semerkant dünyanın en eski şehirleri arasında yer alır.

İpek Yolu’nun önemli bir kavşağında yer almasından dolayı tarih boyunca siyasi, ekonomik ve kültürel açıdan önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Günümüzde otomotiv, besin ve dokuma gibi önemli sanayilere sahip olan Semerkant iki bölüme ayrılır; eski şehir (Çarlık Rusyası) ve yeni şehir (Sovyetler Birliği). Eski şehirde tarihî anıtlar, eski özel evler ve mağazalar bulunurken, yeni şehirde yönetim merkezleri, kültür merkezleri ve eğitim kurumları bulunmaktadır.

Kim Bu Semerkantlılar?

Rivayetlere göre dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Semerkant’ın kuruluşu mitolojik olarak Firdevsî’nin Şehnâme adlı eserinin baş kahramanlarından olan Feridun’a dayanmaktadır. Orta Asya ticaret yolları üzerindeki önemli merkezlerden biri olan Semerkant dünyanın her tarafından gelen tüccarlar ve getirdikleri mallarla dolup taşardı.

Zengin tarihî ve kültürel mirasıyla Semerkant, farklı dönemlerde Persler, Yunanlar, Çinliler, Araplar, Moğollar ve Türklerin yönetimi altına girmiştir. Büyük Timur İmparatorluğu’nun kurucusu Emir Timur, Semerkant’ı ele geçirdiği dönemde bu şehri başkent ilan etmiştir.

Semerkant’ta nüfusun çoğunluğunu Doğu İranlı Soğdlular oluşturuyordu. Nüfus bakımından ikinci sırada Türkler ve onların ardından Araplar geliyordu. Müslümanların fethinden önce Budizm, Zerdüştîlik, Maniheizm ve Hristiyanlık gibi dinler yaygındı.
Orta Asya’nın mavi kubbelerle kaplı incisi Semerkant, tarihî bir mirasa ev sahipliği yapmaktadır. Bir dönem ilim ve sanatın kalbinin attığı şehir Semerkant, çok sayıda tarihî ve kültürel yapıyı bünyesinde barındırmaktadır. Günümüze ulaşan tarihî yapılar daha çok Timur ve torunlarının eserleridir.

Semerkant, Zerefşân nehri ve bu nehirden beslenen kanallar sayesinde şiddetli yaz sıcağı ve kuraklıktan pek etkilenmeyen nâdir şehirlerdendir. Seyyahların cennete benzettikleri bir mevkide bulunmaktadır.

Bugün Semerkant, 1991’de bağımsızlığını ilan eden Özbekistan Cumhuriyeti’nin on iki bölgesinden (oblast) birinin merkezi olup, ekonomisi büyük ölçüde çevresindeki tarıma dayanır, sanayisi de gelişmiştir. Buğday, çeşitli meyveler, üzüm, tütün ve pirinç yetiştirilmektedir. İpek böcekçiliği de gelişmiştir.

Dokumacılık, meyve ve sebze konserveciliği, traktör ve otomobil parçaları imalatı başlıca sanayi kuruluşlarıdır. Ayrıca halısı ve seramikleri de ünlüdür. Günümüzde nüfusun dörtte üçünden fazlasını Özbekler, diğer bölümünü Ruslar, Tatarlar ve Tacikler oluşturur.

Nerelere Gitsek?

Afrasiyab

Semerkant şehrindeki Bîbî Hanım Camii’nin yakınındaki bir tepelik alanda bulunan antik bir yerleşim yeridir. Antik site, MÖ 7. yüzyıldan 13. yüzyıla kadar çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapmıştır. Tarihi boyunca birçok işgale uğrayan şehir, Cengiz Han tarafından tamamen yıkılmıştır. Afrasiyab’da, antik yaşamı anlamamızı sağlayan birçok arkeolojik buluntu gün yüzüne çıkarılmıştır.

Uluğ Bey Rasathanesi

Uluğ Bey Rasathanesi, Timur hükümdarı Uluğ Bey’in astronomi aşkı ile ortaya çıkmış bir yapıdır. Özbekistan’ın Semerkant kentinde yer alan rasathanede, dönemin en büyük meridyen yayı bulunmaktadır. Bu sayede rasathane, günümüzde kullanılan astronomi bilgilerinin neredeyse tamamının keşfedildiği bir yer olmayı başarmıştır.

Registan

Registan, Semerkant’ın antik merkezinin kalbinde yer almaktadır. Üç büyük ve mimari özellikleri birbirine benzeyen medreselere ev sahipliği yapmaktadır. Bu medreseler Registan’ı, dünya çapında popüler hâle getirmiştir. Her biri, eşsiz Doğu mimarisinin nadide örnekleridir. Günümüzde Registan Meydanı; çeşitli konserlere, kutlamalara ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmaktadır.

Shah-i Zinda

Shah-ı Zinda Semerkant’ın kuzeydoğu eteklerinde yer alan, bin yıllık tarihî geçmişe sahip bir nekropoldür. Shah-ı Zinda’da çeşitli dinî yapılar ve türbeler bulunmaktadır. Değişen mimari anlayış ile bölge yüzyıllar boyunca farklı nitelikte yapılara ev sahipliği yapmıştır. Bu mimari gelişim ve değişimin etkisi, Shah-i-Zinda’nın ayakta kalması adına yapılan çalışmalarda da görülebilmektedir. Ayrıca efsaneye göre, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) kuzeni Kusem İbn Abbas’ın (r.a.) mezarı burada yer almaktadır.

Siab Çarşısı

Siab Çarşısı, Semerkant’ta yer alan büyük bir pazardır. Yerel halk ve turistler tarafından büyük ilgi gören pazarda; kuruyemiş, ekmek, el yapımı ürünler, çeşitli baharatlar, sebze ve meyve gibi birçok ürünü bulmak mümkündür. Büyük pazar, ziyaretçilerine alışverişin yanı sıra sıcak bir atmosfer ve özel bir deneyim sunmaktadır.

İmam Buhârî Türbesi

İmam Buhârî Türbesi, Özbekistan’ın Semerkant kentine bağlı Hortang Köyü’nde yer alan bir mozoledir. Türbede, ünlü hadis ilahiyatçısı İmam Buhârî’nin kabri yer almaktadır. Geçirdiği restorasyonlar ile birlikte türbeye; cami, ofis binası, kütüphane, araştırma merkezi ve hediyelik eşya dükkânları eklenmiştir. Böylece etkileyici figürlere sahip mozaikler ile göz kamaştıran yapı, türbe kompleksine dönüşmüştür.

Gur-i Emir

Gur-i Emir, 1404 yılında inşası tamamlanmış bir mozoledir. Gur-i Emir’de; ünlü fatih Timur’un, Timur’un oğulları ve torunlarının mezarları yer almaktadır. Yapı, etkileyici bir mavi kubbeye ve minarelere sahiptir. Mozolenin dış cephesi ve iç cephesi, zengin boyamalarla ve süslemelerle donatılmıştır. Gur-i Emir, kendinden sonrakilere ilham olmuş Babür mimarisinin önde gelen modelidir.

Tillâ Kârî Medresesi

Tillâ Kârî Medresesi, Semerkant’ın en önemli cazibe merkezlerinden biri olan Registan Meydanı’nda yer almaktadır. Medrese, Semerkant Hükümdarı Yalangtush Bakhadur’un emriyle, 1646-1660 yılları arasında inşa edilmiştir. Dış ve iç dekorasyonunda kullanılan yaldızlı süslemeler nedeniyle Tilla Kari; yani “altın ile süslenmiş” adı verilmiştir. Medrese, eşsiz bir mimariye ve dekorasyona sahiptir.