Afrikanın Doğu Kıyısı Madagaskar

Büyük küçük hepimizin adına aşina olduğu, aynı isimli animasyon filminden de bildiğimiz Madagaskar’a gidiyoruz!

Afrika’nın doğu kıyısı tarafında, Hint Okyanusu’nun batısında yer alan Madagaskar, dünyanın en büyük dördüncü adasıdır. Yönetim rejimi Cumhuriyet olan adanın başkenti Antananarivo’dur ve ülkenin de en kalabalık şehri burasıdır. Adada yaklaşık olarak 29 milyon kişi yaşamaktadır. Ülkenin resmi dili Malgaşça ve Fransızca’dır. Halkın çoğunluğu yerel inanışlara sahip iken, nüfusun %15-20’si de Müslüman’dır. Adada, demir ve alüminyum gibi kırmızı rengini açığa çıkaran maden rezervleri çok yaygın olduğundan “Büyük Kızıl Ada” da denmektedir.

Sadece Madagaskar’da görebileceğimiz Lemur ve Fossaları, mis kokulu vanilya tarlaları, çeşitli etnik kökenleri ve rengarenk yaşam biçimleriyle gelin Madagaskar’a birlikte bir yolculuğa çıkalım!

Kim Bu Madagaskarlılar?

Madagaskar, Süper Kıta olan Gondwana’dan ayrılmadan önce Hindistan’a bağlı bir kara parçası iken, 165 milyon yıl önce Hindistan’dan koparak bir ada ülkesine dönüşmüştür. Bu ayrılık sonrası ada, dünyanın başka hiçbir yerinde rastlanmayacak bir biyoçeşitlilik kazanmış ve %90 endemik bir oluşum açığa çıkmıştır.

Tarihsel süreç incelendiğinde, Madagaskar Adası, insanlığın en geç adım attığı bölge olarak bilinmektedir. Adada ilk yerleşim izleri M.Ö 350 yılına dayanmaktadır. Başlarda oldukça seyrek nüfusa sahip ada, keşifler dolayısıyla hızlı bir nüfus artışına girmesinin ardından krallıklar ve kabileler kurulmaya başlanmış, ada içerisinde egemenlik çatışmaları da ortaya çıkmıştır. Yıllarca Fransız sömürgesi altında kalan ülke 1960 yılında bağımsızlığını ilan etmiştir.

Madagaskar halkı için müzik, kendini ifade etmenin en önemli parçası hâline gelmiştir. Madagaskarlılar, müziği hayatlarının her anlarında bulundururlar. Gündelik hayatlarından, dini ritüellerine kadar işleyen müzik kültürü ada halkının en çok öne çıkan özelliklerinin başında gelmektedir. Kendilerine özgü “Salegi” adını verdikleri müzik türü ve “Valiha” isimli müzik aletleri bulunmaktadır. Halk Salegi şarkılarını Valiha çalgısı eşliğinde söylerken bir yandan da yöresel dans gösterileri de sergilemekte ve ortaya oldukça renkli görüntüler çıkmaktadır. Madagaskar’a yolu düşenler mutlaka bu dans gösterilerine ve ritüellere tanıklık etmektedirler.

Dört bir yanı okyanus suları ile çevrelenmiş ülkede en yaygın tarım faaliyeti vanilya üreticiliğidir. Vanilya üretimini, diğer Afrika ülkelerinde de oldukça yaygın olarak bildiğimiz kakao ve şeker üretimi takip etmektedir. Bu nedenle de ülkeye dünyanın en tatlı kokulu ülkesi dersek pek de yanılmış olmayız. Tatlı su kaynaklarının yetersiz olması sebebiyle, ülkede tarım alanları oldukça kısıtlıdır. Bu sebeplerden dolayı halk geçimini deniz ürünlerinden, çoğunlukla da kabuklu deniz mahsullerinden sağlamaktadır.
Ülkenin yemek kültürü bölgesel olarak değişim göstermektedir. Orta kısımlarda pirinçten yapılan yemeklerin tüketimi yaygın iken, sahil kısımlarında deniz ürünleri tüketilmektedir. En ünlü lezzetleri Ramanonaka ve Varenga’dır. Istakoz ve karides, ülkede ağırlıklı olarak tercih edilen yemekler arasında yer almaktadır. Bir ada ülkesi olması sebebiyle halk, sınırlı kaynaklara sahip olmasından dolayı daha çok soslar ve baharatlarla bezedikleri yemekleri ile öne çıkmaktadır.

Nerelere Gitsek?

Andasibe Mantadia Milli Parkı

Madagaskar’a yolu düşenlerin mutlaka görmesi gereken şeylerin başında lemurlar gelmektedir. Ülkenin her yanında lemur yaşasa da, bu hayvanlar da kendi içlerinde bir çeşitliliğe sahiptirler. Başkente en yakın ve ulaşımı da en kolay olan Andasibe Mantadia Milli Parkı, ülkenin en büyük lemur cinsi olan İndri İndri’lere ev sahipliği yapmaktadır. Bunun yanı sıra parkın içerisinde sadece Madagaskar’a özgü kuş türlerini de gözlemlenebilmektedir.

Ambohimanga Kraliyet Tepesi

Ambohimanga Kraliyet Tepesi, Madagaskar halkının ve civar bölgelerin hac merkezi olarak da kabul edilmektedir. Yerli halk, dini ritüellerini gerçekleştirmek için sık sık tepeyi ziyaret ederek krallarını ve atalarını anmaktadırlar. Günümüzde Madagaskar’ın uluslararası alanda tanınmasında ve modern bir devlet düzeni oluşmasının ardında bu tepe oldukça önemli bir role sahiptir. Ambohimanga Kraliyet Tepesi’nde ülkenin ilk keşfinden günümüze kadar olan tarihine ait arkeolojik kazılar, kral mezarları, türbeler ve yaşam alanları yer almaktadır. Bölge, politik, manevi, doğal ve tarihi değerleri bir arada barındırdığından UNESCO’nun Dünya Mirasları Listesi’ne girmiştir.

Rova Kraliçe Sarayı

Madagaskar’ın önemli tarihi yapıları arasında yer alan saray, Kraliçe 1. Ranavalona adına adanmış ve Fransız Mimar Jean Laborde tarafından 1839-1841 yılları arasında yapılmıştır. Başkent Antananarivo’nun simgesi olan saray, kraliyet ailelerinin de yıllarca en uğrak noktalarından biri olmuş ve bu ziyaretler ile de yapı, her defasında yeni bir mimari değişime uğramıştır. Analamanga Tepesi’nde bulunan Kraliçe Sarayı’na ulaşmak için biraz yokuş çıkmak gerekse de, yolun sonunda ülkenin 12 Kutsal Tepe’sini ve tüm şehrin 360 derecelik turu sizi bekliyor olacaktır.

Baobab Yolu

Madagaskar dendiğinde akla ikinci gelenler arasında meşhur Baobab ağaçları bulunmaktadır. Afrika’nın bitki örtüsünü oluşturan bu ağaçların 6 türü sadece Madagaskar’a özgüdür. 30 metre yüksekliğe ulaşan bu ağaç türü, suyu içerisinde bir şişe gibi muhafaza ettiğinden “Şişe Ağacı” olarak da bilinmektedir. Baobab Yolu ya da Ormanı, ülkenin batısında bulunan Morondova Şehri’nden 40 dakikalık bir sürüş mesafesindedir. Bölge, turistlerin en çok ilgisini çeken mekanlar arasında olduğundan özellikle gün batımında yoğun bir ziyaret akımına uğrasa da, sadece orada bulunduğunuz süreçte tanıklık edebileceğiniz ve fotoğraf çekebileceğiniz eşsiz bir ana tanıklık etmenizi sağlayacaktır.

Analakely Bit Pazarı

Tropikal iklime sahip bir adaya ziyaret edildiğinde mutlaka yapılması gereken aktivitelerden biri de sadece tropikal bölgelerde yetişen ve oraya has olan meyveleri denemek ve yeni lezzetler keşfetmektir. Sevdiklerinize hediyeler alabileceğiniz, rengarenk görüntüsüyle ve birbirinden lezzetli meyveleriyle bir ahenk içinde bulunan bit pazarı başkent Antananarivo’da kurulmaktadır ve pazara yürüyerek ulaşmak mümkündür.

Nosy Boraha Adası

Madagaskar’ın renkli dansları, meyveleri, çeşitli doğal güzelliklerinin ardından dinlenmek ve sahillerinin keyfine varmak için tam bir kaçış noktası olan Nosy Boraha adası ya da diğer adıyla Sainte Marie, Madagaskar’ın doğusunda yer almaktadır. Bembeyaz kumsalları, masmavi denizi, ılıman esen rüzgarları ile doğayla tamamen bütünleşmiş olan ada, Madagaskar’ın tropikal cenneti ve en gözde tatil destinasyonudur.

Asya ÖZKAN

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir