Alperen Şengün

“Hey Houston fans. I’m so happy!” diyerek NBA macerasına sansasyonel bir giriş yapan Alperen Şengün, oynadığı basketbolla iki sezondur en çok konuşulan çaylaklardan biri. Onu bu kadar özel kılan şey ise fiziği, atletizmi ya da hırsı değil; oyun görüşü. NBA’de top elindeyken sahanın tamamına hâkim olan ve saliseler içinde en doğru seçeneği değerlendiren uzun sayısı çok az. Zaten bunu en iyi yapan oyuncu geçtiğimiz sezon şampiyon olmuştu. (Bkz. Nikola Jokic)

“Houston’da draft öncesi idmana çıkmamıştım ama beni sürekli aradıklarını söylüyordu menajerim. İtiraf etmek gerekirse, 16. sıraya düşmek moral bozucuydu ama harika bir şehre geldim. Houston’da, olduğum yerden mutluyum.”

“LeBron’la ilgili şöyle bir anım var: Beni savunan takım arkadaşına şut mesafesindeyken aşırı savunma yapma gibi bir şey demişti. Birkaç saniye sonra elime geçen şut fırsatını değerlendirip basket attım ve göz göze geldik. “Belki de gerek varmış.” dedi. Değişik bir andı.”

“NBA’deki en önemli fark, özgürlük. Çok özgür hissediyorum. NBA’i biliyorsunuz, bir eğlence yeri. Koçlar da bana o alanı, o güveni veriyorlar. Ayrıca NBA’de şut atıyorsun, kimse bir şey söylemiyor. Hatta öyle ki burada üçlük pozisyonu bulmuşken denemediğinde daha çok kızıyorlar. Basketbola bakışları değişik.”

“İnşallah millî takımın Hidayet Türkoğlu gibi bir başrolü olmak isterim. Cedi Abi, Furkan Abi gibi olmak isterim. Millî takımı taşımak, elimden gelenin en iyisini yapmak isterim. Tabii ne kadar benim üzerimden oynanacak, ona koç karar verir. Ben her koşulda elimden geleni yapacağım.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir