Geleceğinde Geçmişi Aramak
Efsaneleşmiş “Blade Runner” evreni, 2017 yılında Denis Villeneuve’un yönettiği
“Blade Runner 2049” ile çarpıcı bir şekilde yeniden canlandı. Bu film, görsel açıdan büyüleyici, felsefi açıdan da derinlere ineceğiniz bir yolculuğa davet ediyor.
Teknik olarak baktığımızda “Blade Runner 2049” başarılı görüntü yönetimi ile bilim kurgu dünyasının en ikonik atmosferlerinden birini ortaya koyuyor. Her kare, özenle düşünülmüş detayları ve görsel zenginlikleri barındırıyor. Zaten bu yüzden de 2018’de “En İyi Sinematografi Oscar”ını kazanan film Blade Runner 2049 olmuştu. Müzikleri de oldukça etkileyici olan filmde Hans Zimmer imzasıyla karşılaşıyoruz. Müzikler, film boyunca hem gerilimi yüksek tutuyor hem de bizi atmosferin içine sürüklüyor.
Son dönemde internette en fazla gündem olan sahnelerin başında Ryan Gosling’in bu filmden alıntılanan görüntüleri yer alıyor. Gosling, başroldeki K’nin içsel çatışmasını ve karmaşıklığını başarılı bir şekilde yansıtıyor. Harrison Ford ise Rick Deckard rolünde yıllar sonra sinemaya geri dönüşünde kendine yakışır bir performans sergiliyor. Ana de Armas, Sylvia Hoeks ve Jared Leto gibi oyuncular da kendi karakterlerine özgün dokunuşlarla etkileyici bir performans ortaya koyuyorlar.
Geniş evrenlerin ve devasa mekânların yönetmeni Denis Villeneuve, bu filminde de bize içinde kaybolacağımız bir evren sunuyor. Kamera derinliği bazen öyle bir hâl alıyor ki filmin özel olaylarından kopup kendinizi o mekânların içinde bir izleyici olarak hissediyorsunuz. Bu filmde de devasa boyutta nesneler sizi bekliyor. Mekânların büyüklüğü karşısında bazen başroller karınca boyutunda kalıyor desek yeridir. Ancak bu zaten yönetmenin imza dokunuşlarından biri. Bilenler bilir, bir diğer imzası da renklerin harika bir kontrast yaratacak şekilde kullanımı. Üstelik işin kolayına kaçıp renkleri patlatmak yerine pastel tonlarda kullanarak bunu başarması gerçekten takdiri hak ediyor. Kullanılan renk paletini ve doygunluğunu görünce Denis Villeneuve filmi izlediğinizi ister istemez anlıyorsunuz.
Yapay zekânın engellenemez gelişiminin yanında dünyadaki farklı yaşam formlarının ortaya çıkmasıyla beraber oluşabilecek kaosu en sade şekilde işleyen Blade Runner 2049 çok da uzak olmayan dönemde başımıza gelebilecek olayların bir prototipi olarak sinema külliyatında yerini aldı.
Serinin devamının gelip gelmeyeceği hâlâ muamma. Efsaneleşir mi? Bizce çoktan efsaneler arasında yerini aldı. Onu diğer efsanelerden ayıran şey, sinemaseverlerin değil internetseverlerin gönlünde bir yer edinmiş olması. Çıktığı dönemde yapay zekânın bu kadar popüler olmayışını da göz önünde bulundurursak bizce bir devam filmini hak ediyor.
